Fas’a gitmeden önce Fas’ı nasıl gezeceğime karar vermem gerekiyordu. Fas toplu taşıma mı? Fas araba Kiralama mı? Fas araç kiralama nasıl yapılır? diye sorduğum, daha önce bunu deneyimlemiş insanların ortak kararı Fas araç kiralama olayının zor olduğuydu. “3 gün içinde 5 ceza yedim” diyen de vardı. “Fas’da araba kiralamak mantıklı değil” diyen de ve en sonunda Fas’da araba kiralamanın işimizi çok kolaylaştıracağı sonucuna vardık. Bu yazı da Fas’ta araba kiralama yaparken nelerle karşılaşacaksınız? onu okuyacaksınız. Ona göre karar size kalıyor.
Fas Araba Kiralama Ne Kadar?
Fas’da araç kiralamanın iki yolu varmış. Birincisi gitmeden havaalanı firmalarından kiralamak. Diğeri gittiğinizde şehirden kiralamak. Havaalanından kiraladığınızda araç ucuz ama depozitosu pahalı oluyormuş. Şehirden kiraladığınızda araç pahalı ama depozito düşük oluyormuş. Biz gittiğimizde vaktimizi araba kiralama ile harcamak istemediğimiz için gitmeden kiralamaya karar verdik. Aracımızı Discover.com sitesi üzerinden, Eight Car’dan kiraladık. Discover.com sitesi Norveç’te araba kiraladığım siteydi. Güvenilir yani. Daha önce denenmiş. Araç kirası 11 gün için 240 Euro, depozito 1400 Euro’ydu. Fas’da depozito deli para. Sanki arabayı satın alıyoruz. İlk hesap böyleydi ama yazıyı okudukça başka şeylerle karşılaştığımızı göreceksiniz. Daha ucuz küçük arabalarda vardı ama biz 4 kişi olacağımız için küçük arabaları tercih etmedik.
Fas’ta araba kiralama ile ilgili araştırma yaptığınızda karşınıza çıkacak olan illa ki şoförlü araç kiralayın yazan sitelere itibar etmeyin. Kurallara uyduğunuz takdirde hiç bir sıkıntı yaşanmıyor. Trafik cezaları konusuna geldiğinizde ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Araba Kiraladıktan Sonra Neler Yaşadık?
Aracı sabah 6’dan önce alamayacağımız yazıyordu. Biz sabah 4’te vardığımız halde 6’ya kadar havaalanında uyuduk ve saati gelince aracı aramaya başladık. Aracı kiralarken “karşılama” denilen bir hizmetleri de var. Hani ellerinde kağıt tutuyorlar ya, işte o hizmet için 500 TL fiyat farkı vardı. Tabi ki ödemedik. Havaalanında biraz dolandıktan sonra kiralama kağıtlarını inceledik. Nerede beklememiz gerektiği yazıyordu.
Oraya gittiğimizde Türk bir ailenin daha beklediğini gördük. Onlarda aynı firmadan kiralamıştı. Altı buçuk saat bekledik. Ne gelen oldu, ne de giden. Bu arada defalarca verilen WhatsApp numarasına yazdık. Aradık. Yedek numara vardı. Orayı da aradık, yazdık. Hiç cevap veren olmadı. Bizim gibi bekleyen diğer ailenin aramasına bir sefer cevap vermişler. “Yanlış numara” deyip kapatmışlar. Yetmedi Kazablanka’da ki arkadaşımızı ofislerine gönderdik. Öyle bir ofis yoktu. Google haritalarda ofis olmadığı notu düşülmüştü. İnsan kalp krizi geçirmiyor değil hani.
Ben böyle durumlarda neden bilmem çok soğuk kanlıyımdır. Bizimle bekleyen aile kiraladığımız siteye mesaj bırakmış. 9,30 gibi Californiya’dan biri aradı. Türkçe konuşuyordu. “İlgili kişiyi arayacağını” söyledi. O telefondan sonra asla dönülmeyen WhatsApp mesajlarına anında dönüldü. Açılmayan telefonlar açıldı. “Biz gittik ama yoktular” demişler bir de. “15 dakikaya geliyoruz” dendi ama yine kimse gelmedi. Bir saat sonra bize bekleyin dedikleri Terminal 2’den Terminal 1’e çağırıldık. Orayı aramaya başladık. Fotoğrafını attıkları yeri bulduk. Yine kimse yoktu. Hep bir 15 dakika sonra geliyoruz cümlesi duyuluyor ama ne gelen vardı ne de giden.
Yetkili Sonunda Geliyor
Bize Fas’lı bir amca da katıldı. O talihsiz adam da aynı yerden kiralamış. Telefonda öyle bir bağırdı çağırdı ki en sonunda adam geldi. Pek iyi bir şeyler söylememiş olmalı ki ilk önce onun arabasını verdi. Gelen adam topumuzu azarladı önce bir. Biz Dacia Logan kiralamıştık. Hemen yanımızda duran bir Logan vardı. O araç olup olmadığını defalarca sorduk. “Bu değil. Sizin ki gelecek” dedi. Bu arada depozitoyu almaya çalışıyordu. Araç gelmeden herhangi bir ücret ödemeyeceğimizi söyledik.
Ben İngilizce “bizi saatlerce beklettiğini, özür dilemesi gerektiğini” söyledim. Atarlı abimiz “anlamıyorum. Fransızca yada Arapça konuş” dedi. Öyle ters davranıyordu ki görmelisiniz. Sanki biz bir şey yaptık. “1400 Euro depozitoyu ödemek yerine 130 Euro daha verin depozitonuzu 400 Euro yapayım” dedi. Zaten Full Covarage yaptırıp ekstradan 602,03 TL ödemiştik. Adam o kadar güvenilmezdi ki 1400 Euro’yu riske atmak yerine 400 Euro’yu edelim diye 130 Euro daha ödedik.
O İngilizce bilmiyorum diyen adam bir şakımaya başladı bizim İngilizcemiz adamı anlamaya yetmedi. Tabi bunu da söyledim ama adam dünyanın en yüzsüz adamı çıktı. Arabayı almadan herhangi bir ödeme yapmayacağımızı anladığında ısrarla vermediği, hemen yanımızda duran araba bir anda bizim araba oluverdi. Verdiği evrakta ısrarla herhangi bir hasar işaretlemedi. Biz de tabi ki videosunu çektik. Aracı kiralarken 30 Euro ikinci şöför için ödememiz gerekiyordu. Konusu hiç açılmadı. Biz de arkadaşı şoför yazdırdık. Tüm Fas seyahatimizde genelde arabayı ben kullandım. Defalarca polis tarafından durdurulduk. Bu detaya dikkat eden hiç olmadı. Boşuna ödemeyin o ücreti.
Full Depo Alıp Full Depo Teslim Etmek Fas İçin Geçerli mi?
Dikkat edilecek ikinci şey dolu depo alıp dolu depo teslim edecektik ama depo neredeyse sıfırdı. (Artık Türkiye’de de dolu depo alıp teslim etme kuralı kullanılmıyor) Asla kabul ettiremedik tabi ki. Onun da fotoğrafını çektik. Bu konuları daha sonra siteye şikayet olarak yazdık ancak “arabayı almasaydınız” dendi. Havaalanına çok yakın benzin istasyonu vardı Allah’tan. Oraya kadar nasıl gidebildik bilmiyorum. Dizel bir araçta yakıt biterse ne olur? diyecek olursanız benzinli gibi değil. Benzinli araçta benzini koy gider ama dizelde olmaz bu dediğiniz.
Yaşadığımız stresi anlatamam. Resmen 7 saatimiz ve sinirlerimiz gitti. Saçlarımda ki yeni ağarmalar o adamın eseri. Fas’ta ki ilk saatlerimizi oldukça rüzgarlı ve soğuk bir havada havalanı otoparkında harcadık. Kahvaltı edemedik. Zaten uykusuz ve yorgunduk. Ekstra demorilize olduk. Ürdün’de de bir araç kiralama hikayem var. Onu da şuradan okuyabilirsiniz. Anladım ki bu tarz üçüncü dünya ülkelerinde bir gün fazladan zaman ayırıp, arabayı gittiğinizde kiralayacaksınız. Az pahalı olsun ama para bir tarafa, araba bir tarafa. Huzuru satın alacaksınız.
Kiraladığınız Araba Ne Durumda?
Fas araba kiralama ile ilgili duyduğum başka bir şey de kiralanan arabaların çok kötü durumda olduğuydu. Bize verilen araba daha 40 km’deydi. Düz vites olmasına rağmen çok rahat bir arabaydı. Beni hiç yormadı. Atlas Dağları’nda öyle yollara girdik ki 4×4 arabalar gibi çıktı o yollardan. Biz mi şanslıydık bilemedim. Farklı bir deneyiminiz olduysa lütfen yorumlara yazın.
Araba kiralarken yol arkadaşlarımın diğer talebi de otomatik vites araba olmasıydı. Biz baktığımız sitelerde otomatik vites arabaya denk gelmedik pek. Gördüğüm birkaç tanesi ise aşırı pahalıydı. Üç bin dört bin TL gibi fiyatları vardı. Araba kiralıyoruz. Satın almıyoruz.
Fas Benzin Fiyatları
Fas’ta araç kiralama nasıl yapılır? ya da yapılmaz! Öğrendiysek gelelim benzin fiyatlarına. Aşağı yukarı 16 yıldır Fas’ta kur hiç değişmemiş. 1 litre benzin 10 Dirhem civarında. Bizden pek bir farkı yok. Eğer üç kişi ve üstüyseniz araba kiralamak oldukça ekonomik oluyor. Benzin nereden alınır? sorusuna cevap olarak, benzini büyük benzinliklerden almaya dikkat etmekte fayda var. Yurtdışında küçük derme çatma benzinliklerden yakıt alacak kadar yürek yememişim henüz. Özellikle Gürcistan için çok uyarılmıştım. Bu ben de prensip oldu. Az pahalı olsun. İçim rahat olsun.
Benzini almak da bizim ülkemizle aynı. Kendiniz doldurmak zorunda kalmıyorsunuz yani…
Navigasyon’un Fas’la İmtihanı
Fas’da araba kiralıycam dediğim herkesin dilinden dökülen navigasyon Fas’ta çalışmıyor cümlesiydi. Bunu oraya gidinceye ve tecrübe edinceye kadar anlayamamışım. Google haritalar sizin bulunduğunuz konumu gösteriyor. Gideceğiniz yeri de ama sağa dön sola dön demiyor. Sadece ön izleme olarak veriyor. Ekran devamlı kapanıyor. Bu da demek oluyor ki, birisi elinde devamlı ekranı açık tutacak ve haritaya bakacak. Tek başıma gitseymişim çok zorluk yaşarmışım. Hele ki şehir içinde sizin aklınızı alıyor. Marakeş’de yolları bulmaya çalışırken resmen dönülmezden dönüp kocaman bir zırhlı polis aracıyla burun buruna gelmeme sebeptir o sevdiğimin navigasyonu. Adam, kadın şoför diye sesini çıkarmadı ama o karşıma çıkmasaydı ters trafikte başımıza ne gelirdi bilmiyorum. Hele daracık ara sokaklarda asla işe yaramıyor. Bir labirent oyununun içinde ki piyon gibi oluyor insan.
Bütün bunların bir çaresi varmış aslında. Gitmeden önce hiç bir yerde karşılaşmadığım bilgi döndükten sonra instagram üzerinden bir takipçimden geldi. Fas’ta Waze diye ücretsiz bir navigasyon uygulaması varmış. Telefonların storelarından indirilebiliyor. Açtım baktım yorumlarına. Bu uygulama içinde ters yöne soktuğu yazılmış ve araçsız yürüme özelliği yokmuş. Ben döndüğüme göre artık bu yazıyı okuyan ve giden birileri deneyip tecrübelerini yorumlara bırakır ve biz de ne kadar işe yarıyor öğreniriz. Ey okuyan; sen misin acaba bunu deneyecek olan?
Fas Yolları
Fas yolları oldukça bozuk. Konuya direkt girdim hiç yumuşatmadan. Hazırlıklı gidin diye. Trafik bizde ki gibi akıyor. Araba kullanmakta zorlanmazsınız ancak otobanın çok az olduğunu bilmenizi isterim. Olan otoban da oldukça pahalı. Kazablanka’ya dönerken bir ara elimiz cebimizden çıkmadı. Habire para ödedik. Kazablanka- Esoura arasını tamamen sahil yolundan gittik. Manzaralar müthiş evet ama yol yok. Ortada azıcık bir asfalt kalmış. Gerisi tarla. İç kesimlerde ki yollar o kadar kötü değildi ama bir ara Atlas Dağları’na saptığımızda o bir damla asfaltta kalmadı. Öyle yollara girdik ki, her an yolun kapanacağını ve o karanlıkta geri dönmek zorunda kalacağımızı sandım. Ne video çekmişiz, ne fotoğraf. Hafızamıza emanet o müthiş gece.
Fas Hız Sınırı
Hız sınırı şehir içinde 40 km-60 km, şehirlerarası yolda 80 km, nadiren 100 km (Merzouga- Fes arasında) ve olan azıcık otoyollarında 120 km. Hız sınırına çok sıkı uyun. Bizde ki gibi yüzde 10 kuralı yok. Hiç olmadık yerlere saklanıyorlar. Her yerde radar var. 80 km hız sınırında 82 ile ceza yiyen oldu. Polis kontrolünden geçerken yazılan rakamlara harfiyen uyun. 20 km’ye kadar düşüyor. Hatta bazen duruyorlar. Nerede durup nerede gideceğimizi hiç bilememiştik. Onun da sebebini öğrettiler sağolsunlar. Yazımın içinde ki o muhteşem uluslararası tabelayı gördüğünüz an durun. O tabelanın hikayesi de Fas trafik cezaları bölümünün içinde.
Fas Trafik Cezaları
Cezalara geldiysek meşhur Fas trafik cezaları konusuna geçebilirim. Baştan söyliyim ki hiç ceza yemeden dönebildik. Bir aferininizi alırım. Fas polisi ve rüşvet olayı o kadar meşhur ki ünü ta buralara kadar geldi. Zaten trafik cezalarının ve polisin bu kadar çok olması o rüşveti alabilmek için. Yine de kuzey ülkelerinin kurallarındansa böyle ülkeleri tercih ederim. Konuşarak halledilebilir ki aynısı da oldu. İlk durdurulduğumuzda daha ikinci günümüzdeydik. Aracı ben kullanıyordum. Ehliyet ruhsat verildi hemen ve polis “in gel” dedi. “Hadi bismillah” deyip arkadaşlara arabadan inmemelerini tembihledim. Eğer polis kadın olsaydı en yakışıklımızı gönderirdim. Burada tek kadın olduğum için benden başka şans yoktu. Polis “arkadaki yolcuların emniyet kemeri yok“ dedi. “200 Dirhem” dedi. Allem ettim, kallem ettim, bin kere “promise ( söz veriyorum) takıcaz o kemeri, bilmiyorduk” cümlesinden sonra adam benden bıktı. Gönderdi. Kafaya koyduğumu yaparım.
Sonrasında defalarca durdurulduk ama hiç böyle zorlayan olmadı. Ben kullanıyorsam kadın olduğum için, Okan kullanıyorsa Faslılara çok benzediği için, durdururlarsa ve konuşursak Türk olduğumuz için sempatik bir şekilde uğurlandık.
Merzouga’da ki Tabelaya Dikkat!!! Kimse Ceza Yemesin
En dumura uğratan ise şu altta gördüğünüz uluslararası!!! tabela. Merzouga’dan çıkışta 20 ile geçiyordum polisin önünden her zamana ki gibi. Durdurdu. Böyle durumda hemen dil bilmeyin. Biliyorsanız da unutun. O size “Fransızca ya da Arapça biliyor musunuz?” diye soracak. Siz de “Türkçe biliyor musunuz?” diye sorun. Her zaman işe yarıyor. Baktı anlaşamıyor. Ben yine hop arabadan aşağı. Yürüyüp tabelaya gidiyoruz. Tabelayı gösteriyor. Arapça yazıyor. “Ne yazıyor gibisinden işaret ediyorum. “Dur” yazıyormuş o tabela da. Uluslararası bir tabelaymış!!! “Türkiye’de arapça okumuyor musunuz Kur-an’ı” diyor. “Türkçe” diyorum. Gülmemek için kendimi zor tutarken bir tabelaya bir polise bakıyorum. Daha da bir şeye şaşırmam derken bu polis şaka yapıyor olmalı. Bir taraftan salak rolümü oynuyorum ve bir polis daha benden bıkıp gönderiyor. Daha sonra öğrendim ki aynı yerde ki polis aynı tabelada başka Türkleri de durdurmuş ve 500 Dirhem ceza kesmeye kalkmış. Ben de para kısmına geçmeyi hiç başaramadı. Amaç rüşvet zaten de neyse…
Yola çıkmadan önce “3 günde 5 ceza” cümlesi kafama nasıl kazındıysa ve o cezayı yememeye ve o parayı ödememeye nasıl ant içtiysem kanımın son damlasına kadar savaştım her seferinde. Çok zor muydu? Aslında değildi. Kadına karşı merhametliler ve kıyamıyorlar. Türkleri seviyorlar. Keyfini sürün
Fas Otopark
Eğer Fas’ta araba kiralıyorsanız bilmeniz gereken bir başka şeyde asla kafanıza estiği bir yere arabayı bırakamayacağınızdır. Dağın başında bile, bir anda nereden çıktığını anlamadığınız bir turuncu yada sarı yelekli amca elini uzatıp “gardiyan” diyerek para istiyor. Boşuna uğraşmayın. İkna olmuyorlar. O parayı mutlaka vereceksiniz ama siz yine de pazarlık edin. Çoğunda indirim yaptırmayı başardım ben. Çok azı makbuz veriyor.
Tek teselli olacağımız şey çok pahalı olmaması. Norveç’te ki 500 liralık otopark ücretinden sonra burada genelde 1 Euro civarında para ödeyip hiç sinirinizi bozmadan eğlenmenize devam edebilirsiniz. Şehirlerde gece aracı bırakacaksanız mutlaka 7/24 hizmet veren bir otoparkla anlaşın ve yine pazarlık edin. Marakeş için çok elzem bir öneri bu.
Fas’ta Araba Kullanmak Zor Mu?
Normalde Fas’ta araba kullanmak zor değil. Şehirlerarası yollarda herkes birbirine saygılı. Hiç rahatsız eden, tehlikeye sokan araç görmedim ben ama amaaa şehir içleri öyle değil. Hele ki Marakeş. Deli gibi giden motorlar, bisikletler, tampon tampona araçlar ve bu deli trafiğin içinde atlar, faytonlar… İnsan cinnet geçireceğini zannediyor. Şehirler de gezeceğiniz en yakın yere arabayı bırakıp yürümek ve mümkünse şehirden çıkıncaya kadar araba kullanmamak en mantıklı şey.
Fas’ta araba kiralama ile ilgili araştırma yaptığınızda karşınıza çıkacak olan illa ki şoförlü araç kiralayın yazan sitelere itibar etmeyin. Kurallara uyduğunuz takdirde hiç bir sıkıntı yaşanmıyor. Trafik cezaları bölümünde okuduğunuz gibi kurallara uyduğunuz aman hiç bir sıkıntı yaşanmıyor. Şehirler arası yol da 70 km yada 80 km ile giderken yol hiç bitmeyecek gibi gelebilir bazen ama geç olsun güç olmasın. Böyle tıngır mıngır giderken o meşhur Atlas Dağları’na paralel giderken manzaraların tadına varabilirsiniz hem.
İnstagram hesabımdan takip etmeyi unutmayın 😉 nerdesinbahar
Diğer Fas yazılarıma da göz atmak isterseniz;
- Fas Çöl turu yazıma şuradan ulaşabilirsiniz.
2011’de tam zamanlı işinden istifa edip tutkusu olan seyahat etmeyi iş haline getirdi. 2017 yılından beri Hürriyet Seyahat’te gezgin yazar, 2018’den beri de blogunda yazılar yazıyor. Blog ilk etapta gazetedeki yazılarının arşivi olarak düşünüldü ancak daha sonra istediği gibi özgür yazmanın tadına vardı. Gezdiği yerler kadar yollarda tanıştığı, dokunduğu hayatlarında hikayesini yazıyor. Belki bir gün bir hikayenin kahramanı da siz olursunuz kim bilir?