Şahinkaya Kanyonu Samsun Altınkaya Baraj gölü üzerinde bulunuyor. Şahinkaya Kanyonu Kızılırmak Nehri’nin en dar ve uzun geçidi. 2,5 km uzunlukta ve 324 metre yüksekliğinde ki Şahinkaya Kanyonu son zamanlarda Karadeniz Turizminin önemli merkezlerinden bir tanesi. İnstagramda burada çekilmiş bir fotoğrafınız yoksa instagrama almıyorlarmış.
Sosyal medya hesaplarımdan takip etmeyi unutmayın. Hikayeler ve öne çıkanlarda çok şey anlatıyorum 😉
İnstagram: Nerdesinbahar
Şahinkaya Kanyonu’na Nasıl Gidilir?
Şahinkaya Kanyonu‘nun fotoğraflarını birkaç sene önce görmüştüm. O zamandan beri görmek istemiştim hep. Bu Karadeniz seyahatimin de ilk sıralarındaydı. Yolunun bu kadar zor olabileceğini tahmin edememişim. 15 gün kadar önce Arapapıştı Kanyonuna gitmiştim. Seyir terasını biraz zor bulmuştum. Burası daha popüler olduğu için bu seyir teraslarını bulmak kolay olur sanmıştım.
Sinop’tan geçtik biz Şahinkaya Kanyonu’na. Navigasyon bizi köy yollarına soktu. Yollar bir hayli bozuk. Saatler geçmiş biz hala yollardayız. Navigasyonun kafası biraz karışınca bir köyde yol soruyoruz. Doğuda öğretmenlik yapan ve tatil için köyüne gelmiş birine yolu soruyoruz. Kızılpelit Köyü’ne kadar gitmemizi ve yolu hiç bırakmamamızı tarif ediyor ve lafın arasında sıcak ekmek isteyip istemediğimizi soruyor.
“Hanım yeni pişirdi” diyor. Metehan “yo yo yoo teşekkürler” derken “ben yo yo yoo oo tabi isteriz. Teşekkür ederiz” diyorum. Metehan’da uzun yolda ki ilk dersini alıyor. İkram edilen şeyleri reddetmiyoruz. Onlar ikram ettiği için, biz aldığımız için mutlu, geçinip gidiyoruz. Öğretmenin getirdiği iki kocaman sıcacık, mis gibi kokan bazlamayı görünce sanırım Metehan ne demek istediğimi anladı. Sizinde burnunuza geldi mi sıcak yeni pişmiş bazlamanın kokusu.
Köy yollarından sonunda su manzaralarına çıkıyoruz ama hala gördüğüm Şahinkaya kanyonu manzaraları değil. Durup manzaraya baktığımız bir yerde bir araba daha duruyor. Genç bir adam ve yaşlı annesi de Şahinkaya Kanyonu‘nu arıyor. Oğlu için yollara düşmüş bu anne. Aradığımız yerin burası olmadığını anladığımızda, biz önde onlar arkada yola koyuluyoruz. Bir müddet sonra arabalar üçe çıkıyor. Bulunduğumuz yerden aşağıdaki tekneleri gördüğümüz zaman duruyoruz.
Nerede Bu Şahinkaya Kanyonu?
Bir aşağı bir yukarı başı kesik tavuk gibi peş peşe tüm arabalar dönüp duruyoruz yolda. Bizi dışarıdan birisi izlese eminim çok gülerdi. En sonunda yolda bir arabanın yanında koşan genç bir çocuk dikkatimizi çekiyor. Başka bir arabada ki gençler yakın bir köyden rehber ayarlamış. Bünyamin’miş bu genç. Burada ki bir köyde yaşıyormuş. Bozuk çamur bir yola sapıp arabayla gidebildiğimiz son noktaya kadar gidiyoruz. Burada arabayı bırakıp geri kalan yolu yürümeliyiz. Rehberli grubu kaçırmamaya çalışıyoruz.
Bir anda dağın başında bir sürü insan oluverdik. Annesiyle oraya tırmanan genç bir adam, kolu alçıda arkadaşımızla biz, yurtdışından gelmiş birkaç kişi ve gençler. Sözleşsek buluşamazdık dağın başında. Falcon Fest 2018 yeni bitmiş ama hala festival için yurt dışından gelen sporcuların bir kısmı kamp yapıyor. Trekinge gidiyor. Atlama rampalarında çok güzel fotoğraflar çekiyoruz. Geçtiğimiz yollarda kayaların üstüne pembe boyayla oklar çizilmiş. Festivale gelenler için mi yoksa her zaman mı var bilmiyoruz. Eğer ilk oku yakalayabilirseniz yolu kendinizde bulabilirsiniz ama ben yine de rehber alın derim.
Bünyamin’e 0545 230 58 13 ulaşabilirsiniz. Ayrıca aşağıda ki limanda rehber ayarlayabileceğiniz firmalarda varmış. Ben Bünyamin’den yanayım. Sıradan bir tur yerine amatör ruhla hep daha fazlasını yapmaya çalışan insanları tercih ederim. Bizim gittiğimiz seyir teraslarından başka teraslarda varmış. Bünyamin size fotoğrafını gösteriyor. Siz seçiyorsunuz. Buna göre de ücreti oluyor. Bünyamin bize ısrarla fiyat söylemedi ve para almadı.
Şahinkaya Kanyonu Seyir Terası
Klasik Şahinkaya Kanyonu fotoğraflarının haricinde çok harika manzaralar gördüm . Biz her zaman gördüğünüz Şahinkaya Kanyonu manzarasına gidebildik mecbur. Saat bir hayli geç olmuştu diğer teraslara gitmek için. Arabayı bıraktıktan sonra Şahinkaya Kanyonu seyir terası için 45 dakika yürümelisiniz. Düz bir patika yok. Taşlar, topraklar, çalı çırpı düşünün. Öyle bir yol. Ayağınızda kaymayan bir bot olsun.
En sonunda ulaştığımız Şahinkaya Seyir Terası‘nda ki manzara enfes. Kızılırmak Nehri’nin geçtiği, en derin ve dar noktada bulunuyor Şahinkaya Kanyonu. 2,5 km uzunlukta ve 324 metre yüksekliğinde ki Şahinkaya Kanyonu son zamanlarda Karadeniz Turizminin önemli merkezlerinden bir tanesi olmuş.
Bünyamin bizi alıp karşı kenara götürüyor. Tam duvarın kenarına kadar gidip oturuyorum. Metehan o uçurumun kenarında yarısı kurumuş bir ağacın tepesine çıkıp fotoğraf çekiyor. “Çıkma” desem de dinletemiyorum. Siz sakın yapmayın. Çok tehlikeli. Orada çekilen fotoğrafımı instagramda yayınladığımda pek çok sayfa tarafından da paylaşılıyor.
İple belimden bağlı olduğumdan tutun da fotoğraf açısından dolayı çok yüksekteymişim gibi çıktığına kadar onlarca yorum geliyor. İşin gerçeği ne belimde ip var, ne de açıdan dolayı öyle. Bildiğin uçurumun kenarına gidip oturdum. Benden daha delisi, o uçurumun tepesinde yarısı kurumuş ağaca çıktı. Bir daha yazıyorum. Sakın denemeyin ve yapmayın. Biz de yapmamamlıydık. Oldukça yavaş ve kendinden emin hareketlerle kontrollü bir şekilde yaptım ben.
Böyle yerlerde haldur huldur zıplamayın. Gerçekten tehlikeli. 324 metre yükseklikten bahsediyorum. Hele ki rüzgar varsa hiç çıkmayın derim. Fotoğraflarımızı çekip, zamanı durdurup, manzaranın tadını da çıkarttıktan sonra dönüş yoluna geçiyoruz. Dönüş yarım saat sürüyor. Sonuçta yokuş aşağı iniyoruz. Araca ulaşıp yola dökülüyoruz tüm arabalar. Aşağıda ki baraj gölüne inip feribotla Vezirköprü yoluna geçmeyi düşünüyoruz.
Şahinkaya Kanyonu’ndan Çıkabilmek
Yol diye bir şey yok. Yağıştan toprak yolda yarıklar oluşmuş. Bir avuç insan kader birliği etmişcesine Şahinkaya Kanyonu‘na tırmandığımız gibi şimdi de bu yoldan çıkmaya çalışıyoruz. Biri yola taş döşüyor, biri itiyor, biri çekiyor. Bir araçtan kocaman bir kalas çıkıpta lastiğin altına koyunca ben kopuyorum. Arabanın birinden kocaman bir kalas çıktı ya. Sanki orada yolda kalacağını biliyormuşcasına.
En sonunda üç araçlık feribota varmayı başarıyoruz. Sanki Türkiye’de değil de Afrika’dayız. Enteresan bir feribot. Araç başı 30 TL ödüyoruz ve karşıya geçebiliyoruz. Şahinkaya Kanyonu‘na gelenler genelde bu feribot yolunu kullanıyor. Biz Sinop üzerinden geldiğimiz için seyir terasıın olduğu karşı tarafına çıkabildik. Yine olsa yine o yolu tercih ederdim. Yollarda çok bozuk ve uzun. O da ayrı bir konu.
Akşam olmak üzere ve Şahinkaya Kanyonu’nda tekne turuna çıkmak istiyoruz. Kişi başı 15 TL isteniyor. Bir saatlik bir tur bu. Hadi bir soluklanalım, bir çay içelim derken saat geç olunca tekne turundan vazgeçiyoruz. Vezirköprü’ye giden yol çok yeni ve çok güzel.
Ağaçların içinden kıvrıla kıvrıla harika manzaralardan geçerek yol alıyorsunuz. Yolda Teripler Hatırası yazısı bizi uğurluyor. “Yolunuz ve bahtınız açık olsun” Ne güzel dilekler. İnsan mutlu oluyor ve evrene güzel enerjiler yayılıyor.
2011’de tam zamanlı işinden istifa edip tutkusu olan seyahat etmeyi iş haline getirdi. 2017 yılından beri Hürriyet Seyahat’te gezgin yazar, 2018’den beri de blogunda yazılar yazıyor. Blog ilk etapta gazetedeki yazılarının arşivi olarak düşünüldü ancak daha sonra istediği gibi özgür yazmanın tadına vardı. Gezdiği yerler kadar yollarda tanıştığı, dokunduğu hayatlarında hikayesini yazıyor. Belki bir gün bir hikayenin kahramanı da siz olursunuz kim bilir?
